27 Şubat 2009 Cuma

Kıymalı Pide




Kıymalı pideyi insan evinde şöyle rahat rahat, istediği kadar yemek istiyor. Bu yüzden de içini evde hazırlamak şart oluyor. Hamurunu ve pişirmesini evde yapınca gerçek kıymalı pide lezzetine ulaşmak imkansız. Odun ateşinde pişmeli mutlaka. Mahalle aralarındaki pideciler pişirme işini bizim yerimize yapıyorlar. Hepimiz zaman zaman bunu yapıyoruz. İç nasıl hazırlanmalı?


Yine ölçü verme sırası geldi.


  • 600 gr kıyma

  • 5 domates

  • 3 irice hatta kocaman kurusoğan

  • Bir bağ maydonoz

  • Sivribiber (acı oranı size kalmış)

  • Domates salçası

  • Tuz, karabiber

  • Kıyma yağsız ise biraz oda ısısında margarin


Domates, sivribiber, soğan ve maydonozlar ince ince doğranır. Bütün malzeme birbiryle harmanlanır, tuz ve karabiber ilavesiyle iyice yoğurulur. Salçasını mevsime ve domateslerin durumuna göre ayarlayın. Harcın kıvamı biraz sulu olmalıdır. Kuru yaparsanız pideci biraz su ekleyecektir. Bu yüzden kıvamı biraz kuru gelirse domateslerin ikisini rendeleyebilirsiniz.


Hazır olan pide harcı ile pidecinin yolunu tutabilirsiniz. Yanında ne gider? Mutlaka maydonoz, limon, domates ve turp gider. Soğan, domates ve çokça sumaktan oluşan soğan salatasını, ayranı unutulmamalı. Afiyet olsun.

26 Şubat 2009 Perşembe

Hoşaf




Canım annem neler yollamış. Yazları Kızlıcahamam'da geçirirler. Hal böyle olunca yazdan saklanabilecek ne varsa yapar bizim için. Arada bir köye de uğrayıp, çocukluğumda dallarından inmediğim, artık kimsecikler ilgilenmediği için kurumaya yüz tutmuş, son meyvelerını veren erik ve elma ağaçlarında ne bulursa toplar, kurutur. Dağ tepe dolaşıp kuşburnu, yabani erik, böğürtlen toplar. Biz de gittiğimizde çocukların pek sevdikleri bir iş oluyor bu.


Benim gibi yemekleri göz kararı yapan biri için tarifleri yazarken ölçü vermek sıkıntı yaratıyor. Üşenmedim bu sefer ölçtüm, biçtim.




Hoşaf için bu gördüğünüz 150ml. lik kupa ile 4 ölçü kuru meyve kullandım. Bu kadar meyveye de iyice yıkayıp temizledikten sonra, 4.5 lt su koydum. Düdüklüde buharı çıktıktan sonra sadece 7 dk. kaynattım, bu sürenin sonunda yumuşak kokusuyla hoşaf hazırdı.

Günün her saatinde içime hazır, steril bir süt fabrikası muamelesi gördüğüm günlerde ne çok hoşaf içmiştim.

Bu günlerde Bodrum' u özlüyorum. Küçük sarı saçlı, meraklı, oyuncu ve yaramaz oğlumu orda bıraktım sanki. Sanki gitsem evimizin bahçesinde toprağa karışmış, bir elinde hortumla ya da kum oyuncakları etrafa saçılmış, koca kamyonunun üzerinde, bisikletine binerken bulacağım. Sanki denizden gelmiş de tuzlu yanaklarını öpebilirim ve o kendini çekip

- meme, meme diyecek.

Önce bir ağzına alıp;

-Acı, dıka! ( bu yıka demek oluyor)

diyecekmiş gibi.

Gidesim var, gidip de temiz havasını içime çekesim, şimdilerde rüzgarlı olduğunu tahmin ettiğim kıyılarında denize karşı durasım var. Begonvillerin sarıp sarmaladığı bahçelerde sardunyaların ve denizin kokusunu ciğerlerime çekesim var.

25 Şubat 2009 Çarşamba

Üzüm Yeşili

ÜZÜM YEŞİLİ
.
Gel benim üzüm yeşilim
Yandaki zeytine gidelim
Gel benim üzüm yeşilim
Çam ağacına gidelim
Zeytinin rüzgarı tir tir
Çam ağacınınki pir pir
Benimki oldum olası delidir
Gel benim üzüm yeşilim
Nar ağacına gidelim
Gel benim üzüm yeşilim
Trabzon üzümüne gidelim
Gel benim üzüm yeşilim
Yeşillerin gönüllüsü
Yeşillerin durucusu
Haydi bakkala gidelim
Bir kilo üzüm alalım
Torba kağıdına girmeden
Yürü çeşmeyi boylayalım
Yıkansın üzüm yeşilim
Sonra salkım almalı
Çarşının içine dalmalı
"Var mı" "Var mı" diye sormalı.
Üzümün böyle derlisi
Yeşilin böyle toplusu
Gel benim üzüm yeşilim.
Haydi maviye gidelim
Biz değmesek
Mavi küser
Mavi bizsiz ne halteder
Gel benim üzüm yeşilim
Yeşillerin en nazlısı
Sen üzümün yeşilisin
Üzüm olman şart değil
Bir çok dallara konarsın
Hatır sualler sorarsın
Gel benim üzüm yeşilim Seninle Bedros´a gidelim.
Bedri Rahmi Eyüboğlu

24 Şubat 2009 Salı

Çiğ Köfte







Dün bütün günümüzü alan çiğköfteyi ancak bugün yayınlayabiliyorum. Ben yoğurmadım tabii, pek çok bölgede bayanlar bu işi üstlenmiş olsa da benim üstlenmeye hiç niyetim yok. Eşimin ellerine sağlık deyip, tarife geçeyim.

Önce neler lazım bir bakalım:

  • Çiğ köftelik esmer bulgur (yarım kilogram)
  • Yağsız ve sinirsiz iki kere çekilmiş dana kıyma ( yarım kilogram)
  • 3 yemek kaşığı domates salçası
  • 4 yemek kaşığı biber salçası
  • 2 adet rendelenmiş domates
  • 6-7 diş incecik tıraşlanmış sarmısak
  • Tuz, karabiber, isotve kimyon
  • Yarım bağ maydonoz
  • İncecik doğranmış yeşil soğan
  • Yarım limon

Dibi tırtıklı çiğköfte leğeninde bulguru rendelenmiş domatesle birlikte, bulgur domatesleri iyice çekene kadar yoğurun. Sonra domates salçasıyla, sonra biber salçası ve dilimlenmiş limonla birlikte kıvamını bulmaya yaklaşana kadar yoğurun. Sarmısağı da bu arada katmayı unutmayın. Sıra ete geldi, eti de ekleyip çiğ köfte istenilen kıvama gelene kadar yoğurun. İşin hilesi arada bir işinizi kolaylaştırmak için elinizi suya batırabilirsiniz ama aşırıya kaçmayın sakın. Etini de yedirdikten sonra baharatları katıp iyice yedirin, en son da yeşillikleri katıp, parmaklarınızın arasında köfteleyin. Çiğköfteleriniz hazır.

22 Şubat 2009 Pazar

Dana Nuar Rostosu




Şık sofranıza şık bir akşam yemeği. Gerçi kriz var ne rostosu, ne nuarı demeli ama pişirdim, sunmak istedim.

Malzemeler:

  • 1 adet dana nuarı

  • Tuz

  • Karabiber

  • Tereyağ

  • Salça

  • Un

  • Su

  • Defne yaprağı




Eti tuzlayıp biberleyin, teflon tavaya koyduğunuz bir kaşık yağı iyice kızdırıp etin her yerini çatal batırmadan, harlı ateşte kızartın. Böylece et hiç suyunu salmayacak, yumuşacık pişecek, parmağınızla bastırdığınızda şişkinliği hissedeceksiniz.
Eti tavadan alınca aynı yağda yemeklik doğranmış kurusoğanları, sonra kabuğu soyulmuş ve yine yemeklik doğranmış 1 domatesi, 3 kaşık dolusu salçayı, 1 kaşık unu sırayla katıp, suyunu verin. Düdüklü tencereye aldığınız etin üzerine bu suyu dökün. Su etle aynı hizada olmalıdır. Buharı çıktıktan sonra tam 1 saat düdüklüde eti pişirin.
1 saat sonra düdüklüden çıkardığınız eti ısıya dayanıklı ve ete uygun boyutta bir tepsiye alıp, bir tane defne yaprağı ekleyin, tuzunu şimdi atacaksınız, tabii istediğiniz kadar da karabiber. Önceden ısıtılmış 250 derecede fırına verin. Arada bir açıp sosundan üzerine gezdirmeyi sakın unutmayın. Kızarıp istediğiniz güzelliğe geldiğinde fırından alın. Yanında tabii ki patates püresi ve pilav iyi gider.




Bizimkiler öyle sabırsızdı ki yamuk bir pilavla aceleyle ancak bir fotoğraf alabildim.

Ezme: Kırmızı Biberli,Peynirli



Pazar günü bütün aile evdesiniz. Kahvaltı geç yapılmış, öğleden sonra midede bir hareketlenme başlamış, tıka basa yeseniz akşam yemeği gümbürtüye gidecek. Ne yapmalı? Derhal kolay bir tarifle açlığı bastırmalı. Hazırlaması çok olay, bir o kadar da lezzetli. Mutfağa girdikten yarım saat sonra ezmeli ekmekler hazır.



Kırmızı Biberli Ezme


Malzemeler:

  • Dolmalık kırmızı biber

  • Sarmısak

  • Sirke

  • Zeytinyağı

  • Nar ekşisi

  • Tuz, karabiber, kimyon


Kırmızı biberleri közleyip, kabuklarını soyun, iç tohumlarını temizleyin. Blendıra koyup püre haline getirin. Diğer malzemeleri ekleyip ekmek dilimlerine sürerek servis yapın.

Yoğurt ve Peynirli Ezme

  • Süzme yoğurt
  • Sevdiğiniz herhangi bir peynir ( tulum, koyun ya da beyaz peynir olabilir)
  • Sarmısak
  • Tuz
  • Dereotu
  • Taze nane
  • Zeytinyağı
Bütün malzemeyi karıştırıp ekmeğinize sürüp yiyin.


21 Şubat 2009 Cumartesi

Etli Karışık Dolma





Sevgili eşimin güzelliğine dayanamayıp toplayıp getirdiği sebzeleri ne yapsam, nasıl pişirsem derken hepsini bir arada kullanabileceğim bir dolmaya pma fikri geldi aklıma. Hemen işe koyuldum, pişerken mutfağa, oradan bütün eve yayılan koku iştah açıcıydı. Nasıl yaptığıma gelince: Önce içini hazırladım tabii ki. Bu içle 7-8 kabak, 2 domates, 3 soğan, 2 de kırmızı biber doldurdum.

150 gr. kıymaya 2 yemek kaşığı yıkanmış pirinci, iki kocaman kurusoğanın rendesini, bir orta boy kabuğu soyulmuş ve minik küpler halinda doğranmış domatesi, maydonoz, dereotu, tuz, karabiber, kurunane, bir yemek kaşığı dolusu domates salçası, bir de limonun suyunu katıp elimle bir güzel yoğurdum. Sonra sebzeleri doldurup, tencereye dizdim, tekrar tuz ekip, yarım su bardağı et suyu ve bir bardağa yakın da su katıp kısık ateşte pişirdim. Dilerseniz sarımsaklı yoğurt eşliğinde servis yapabilirsiniz.

19 Şubat 2009 Perşembe

Fırında Köfte Patates



Kıyma, bayat ekmek içi, sarmısak, soğan rendesi, kimyon, tuz, karabiber, maydonoz katarak yoğurulmuş köfteler ve patatesler kızgın yağda hafifçe kızartılır, kızaran patateslere tuz ekilir. Aynı yağda varsa fazlası süzülerek iri doğranmış kurusoğan, domates ve yeşil biberler kısa bir süre kavrulur. Bolca salça (korkmayın ve esirgemeyin olabildiğince bol koyun) katılıp tekrar bir iki karıştırmadan sonra su katılıp, tuz ve karabiber serpilir.



Elde ettiğiniz karışım köfte ve patateslerin üzerine dökülüp sıcak fırına verilir.

Bu kadar basit işte.

18 Şubat 2009 Çarşamba

Ay Börek



Hamuru benim standart bir hamurumdur diyebilirim. Aynı hamurdan, sıkma, lavaş ve ay börek yapıyorum.
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1/2 çaybardağı süt
  • Tuz, maya
  • Un
  • 2 su bardağı ılık su

Bu malzemelerle yumuşak bir hamur yoğurup, servis tabağı büyüklüğünde açtığnız hamurların ortasına istediğiniz bir içi koyup (peynirli, kıymalı, patatesli veya ıspanaklı) , az miktardaki sıvıyağda, teflon tavada, varsa sac üzerinde pişirdiğiniz börekleri kahvaltıda afiyetle yiyin.

Közlenmiş Sebze Keyfi















Un, yarım çay bardağı sıvıyağ, 1 çay bardağı süt, tuz ,maya ve 2 su bardağı ılık su ile yoğurduğun uz ele yapışmayan ama yumuşak hamurdan bezeler yapın.



Açtığınız hamurlar kabara kabara yumuşacık pişerken, sevdiğiniz sebzeleri çatalla bir kaç yerlerinden delip, yağlı kağıt serdiğiniz tepside, fırına verin.


(Mangal yakmaya üşendiğimiz bir akşamdı. Bunu köyde ateşin başında yapınca lezzet ikiye katlanıyor ya neyse.) Fırından çıkan sebzeleri, kabuğu olanları soyup, lavaşın arasında tuz, azıcık yağ, belki biraz limon ve sumakla buluşturup avuçlarınızdan sızan yağa aldırmadan afiyetle yiyin.


Fasülye Piyazı


yaklaş ve tıkla



Mehmet Yaşin: ''Piyazı sadece bol soğanla severim. Fasulye ve soğan ikilisini, sızma zeytinyağı, sirke ile karıştırdıktan sonra biraz kırmızı pul biberi serpip yerim. Eğer evde yaparsam üstüne bir katı yumurta doğrayıp, birkaç tane de sele zeytini koymayı hiç ihmal etmem. '' demiş. Bildiğim kadarıyla gerçek piyaz böyle oluyor. Gerçi çoğu yerde salata gibi içine ne bulsalar katıyorlar artık. Ama böylesi daha güzel inanın.

17 Şubat 2009 Salı

Ezo Gelin Çorba




Malzemeler:


  • 1 su bardağı kırmızı mercimek

  • 1 orta boy havuç

  • 1 orta boy soğan
  • 1 orta boy patates
  • 1 adet limon

  • Salça

  • 2 çorba kaşığı pilavlık bulgur

  • Tuz, kurunane

  • Et veya tavuk suyu, su

Hazırlanması:



Kırmızı mercimeği, ayıklayıp yıkayın. Düdüklü tencereye koyduğunuz sıvıyağda önce ince ince doğranmış soğanları, sonra salçayı kavurun. İsterseniz soğanı tüm bırakıp sonra içinden çıkarabilirsiniz ama ben tercih etmem. Rendelenmiş havuç, patates ve limon kabuğunu, mercimeği, suyu ve etsuyunu, tuzunu koyup düdüklüde buharı çıktıktan sonra 20 dakika pişirin. 20 dakika sonra açıp bulguru ekleyin ve tekrar kapağını kapatıp buharı çıktıktan sonra 10 dakika daha pişirin. Mercimek ortalama bu sürede pişer ancak pişmemişse yeniden pişene kadar pişirin. Ben kapağı açınca yine de çok az blendırdan geçiriyorum. Ezogelin çorbası süzme bir çorba değildir, taneli olmalıdır. Ama çocuklar problem yaratmasın diye azıcık vıjjjt lıyorum doğrusu.Üzerine de nane ve karabiber serpip afiyetle içebilirsiniz çorbanızı.

Tarhana Çorbası





Refik Halid Karay, '' Üç Nesil Üç Hayat '' adlı kitabının ''Karakışta Öz Türk Yemekleri'' bölümünde tarhana ile ilgili şunları söyler:



... Derken bir sabah gözümüzü açardık ki damlar bembeyaz, bacalar duman püskürüyor, kar lâpâ lâpâ yağıyor. İçimizde biberli baharlı bir sıcağa, midemizde ise yükte hafif, kaloride ağır bir yemeğe kuvvetle istek var. İşte o zaman böyle derdik:


- Bir tarhana çorbası içsek!


“Tarhana çorbasına ufalanmış tulum peyniri ve tavada nar gibi kızartılmış zar biçimi ekmek parçaları karıştırmak âdettir. İçmesine doyum olmaz; mideye indiği zaman bütün vücuda yumuşak, okşayıcı ve canlandırıcı bir sıcaklık yayar. O kadar ki, sofradan başımızı pencereye çevirip kar tipisine sünepe sünepe, içiniz katıla katıla değil, meydan okurcasına bakmaya başlarsınız; kendinizi tam mânasiyle tok, besili ve hayat güreşine hazırlanmış bulursunuz!”





Çocukluğumda yaza denk gelen Ramazanlarda bile sofranın baştacıydı tarhana. Boş mideleri ısıtan, yemeğe hazırlayan. Kültürümüzde önemli bir yeri olan tarhana günün her öğününde yenilebilir. Yaz sıcağında güneşte kurutulmuş, vitamin deposu sebzeler ve yoğurdun, kış soğuğuna yoldaşlığı. Yaz geldiğinde evde hazırlanışını ayrıntılarıyla anlatırız muhakkak. Benim yaptığım Uşak tarhanasının acısız olanı. Uşaklılar böyle toz halinde yapıyorlar ve çok da acılı oluyor. Biz çocuklar daha rahat içebilsin diye acı katmıyoruz. Kimbilir belki Uşak'a gider de orada hazırlanışını çekerim yaza. Elimde iri taneli, topak topak olan Maraş tarhanası da var ancak; pişirmeyi bilmiyorum ne yazık ki. Neyse öğrenir onu da pişiririz elbet.


Bu tarhananın pişirilmesine gelince:


Tencereye koyduğum azıcık sıvıyağa bir domates rendesi ve salçayı ekleyip azıcık kavuruyorum. Sonra bir baş dövülmüş sarımsağı katıp, suyunu, bir miktar da tavuk suyunu ( et veya tavuk suyu oladan çorba yapmak içimden gelmiyor, tadı tuzu olmuyor o zaman) ve tabii tarhanayı katıp, kaynayana kadar karıştırıyorum. Kaynayınca tuz, karabiber ve kurunanesini ayarlayıp beş dakika kadar da kısık ateşte kaynatıyorum. Misler gibi kokan çorba hazır.

15 Şubat 2009 Pazar

Ispanaklı Tuzlu Kurabiye




Bu tarifleri Beş Çayına Lokmalık Minik Tatlar Etkinliği için yaptım.


Malzemeler:

  • 1 yumurta sarısı

  • 125gr oda ısısında tereyağı ya da margarin

  • 1/4 çay bardağı sirke

  • 1/2 tatlı kaşığından az tuz

  • 1/2 tatlı kaşığından az tozşeker

  • 1 çay bardağı kıyılmış ıspanak

  • 1/2 paket kabartma tozu
  • Un
  • Zeytin ezmesi ve beyaz peynir



Malzemelerle elimize yapışmayacak bir hamur yoğuruyoruz.





Sonra unlanmış tezgahta açıp, mantı gibi ama daha büyük kareler elde ediyoruz. İçlerine peynir ve zeytin ezmesi koyup, üçgen şeklinde kapatıyoruz.





Karelerin sadece bir ucunu kapatıyor, üzerlerine yumurta sarısı ve birer parça ketçap sıkıyor ve folyo serilmiş tepside sıcak fırına veriyoruz.


Susamlı Kurabiye


Malzemeler:


  • 1 yumurta sarısı

  • 125 gr tereyağı ya da margarin
  • 1/4 çay bardağı sirke
  • 1/2 tatlı kaşığı toz şeker
  • 1/2 tatlı kaşığı tuz
  • Un
  • 1/2 paket kabartma tozu (mahlepli susam aromalı)

Yapılışı:

Malzemelerle yumuşak bir hamur hazırlayın. 0,5 cm kalınlığında açarak dilediğiniz şekillerde kesin. Üzerlerine yumurta akı sürüp, susama batırın ve 175 derecede ısıtılmış fırında pişirin.

13 Şubat 2009 Cuma

Peynirli Poğaça



Bu tarifi Acemi Şef' http://www.acemisef.blogspot.com/den aldım olduğu gibi de yayınlıyorum. Kendisine buradan teşekkürler ediyorum.
Tarifi olduğu gibi aktarıyorum;
Malzemeler:

2 tüm yumurta+1 yumurtanın sarısı(üste sürmeye)
2 tatlı kaşığı tuz
2 tatlı kaşığı mahlep
1 çorba kaşığı toz şeker
3-4 su bardağı un
1 paket instant maya
Yarım su bardağından 1 parmak fazla sıcağa yakın su (ılıktan biraz fazla sıcak olmalı)
2 tepeleme çorba kaşığı yoğurt
180 gr. oda ısısında yumuşamış tereyağı (ya da margarin)
İçi için istediğiniz tipte peynir (Ben ezine kullandım)
Unun 2,5 bardağını bir kaba koyalım. İçine mahlep, tuz, şeker ve mayayı ekleyelim. Sıcak su ve yoğurdu ekleyelim. Hamuru biraz karıştırıp 2 yumurtayi ve yumuşamış yağı ekleyelim. Hamuru yoğuralım, cıvık bir hal almalı. Daha sonra kalan unu azar azar ekleyerek, kıvamını arttıralım. Elimize biraz yapışan ama sert olmayan yumuşak bir hamur hazırlayalım. Un miktarı az gelirse az az ekleyebilirsiniz. Kalorifer yanı gibi bir yerde 40 dakika kadar mayalanmaya bırakalım. Mayalanmış hamurumuzu tekrar yoğuralım, elimizle limondan biraz küçük parçalar alıp yuvarlayalım ve iki avucumuz arasında yassıltalım. İç malzememizi koyup yarım ay şeklinde ağzını birbirine sıkıca bastırarak kapayalım. Yağlı kağıt serdiğimiz tepsiye poğaçalarımızı aralıklı olarak dizelim. Üzerlerine yumurta sarısı sürelim. (Arzu ederseniz susam, haşhaş tohumu ya da çörek otu serpebilirsiniz.) Tepsimizi 15 dakika dışarda bekletip ısıtılmamış fırınımıza koyalım. Fırınızımızı açıp 190 dereceye ayarlayalım. Üzerleri kızarana dek pişirelim. (Poğaçaları fırından alınca pişmediğini zannedebilirsiniz çünkü inanılmaz yumuşak oluyorlar. Ben her seferinde bir adet poğaçayı fırından çıkarmadan önce böler, içinin pişip pişmediğini kontrol ederim. Ama altı ve üstü kızarmışsa pişmişlerdir.)

Bulgurlu Peynir Salatası




Malzemeler:



  • İnce bulgur

  • Maydonoz

  • Taze soğan

  • Endive
  • Çeri domates
  • Ezine peyniri
  • Limon suyu
  • Mayonez
  • Taze nane
  • Tuz

Hazırlayalım:

Bulguru büyük bir kapta üzerine kaynamış su koyarak ıslatın. Yumuşayana kadar bekletin. Bu arada yeşillikleri ve çeri domatesleri doğrayın. Bütün malzemeyi büyükçe bir kapta toplayıp karıştırın. Ben ezine peyniri kullandım, tulumla da yapabilirsiniz, her halükarda nefis bir salata oluyor.

Pastırmalı Kurufasülye

Malzemeler:



  • Kuru fasulye

  • Kurusoğan
  • Dilimlenmiş pastırma
  • Sıvıyağ
  • Tuz, su
  • Salça
  • Kimyon

Yapılışı:

Kurufasulyeyi bir gece önceden ıslatın. Ertesi gün suyunu değiştirip yumuşayana kadar pişirin. Sıvıyağda önce yemeklik doğranmış soğanları, sonra da çemenleri ayrılmış ve doğranmış pastırmaları kavurun, salçasını ekleyip biraz daha kavurun ve kaşığın ucuyla un ekleyip, bir iki çevirip suyunu koyun. Kurufasulye, tuz ve kimyonunu da katıp tamamen pişene kadar önce az ateşte sonra tam pişeceği sırada harlı ateşte tutup özlü, kıvamlı bir yemek olmasını sağlayın. Afiyet olsun.

12 Şubat 2009 Perşembe

Paça Çorbası




İyice temizleyip kıl keseciklerini de ayırdığınız paçaları satır yardımıyla iki parçaya bölüp, düdüklüye atın. Paçaların tenceredeki hizasına kadar su koyup, yuzunu atın ve düdüklüde buharı çıktıktan sonra 1 saat pişirin. Açtığınızda tamamen pişmemişse tekrar pişirebilirsiniz. Bir başka küçük teflon tavada yağ kullanmadan kavurduğunuz una önce çorbanın suyundan ekleyin sonra da bunu çorbaya katıp ocağın altını açıp kaynatın. Çorba kıvamını bulunca ekleyeceğiniz sarmısak, sirke ve limonla tadını tuzunu ayarlayıp servis edebilirsiniz.

7 Şubat 2009 Cumartesi

Kuru Sivri Biber Kızartması



Malzeme:


  • Kurutulmuş sivribiber

  • Sıvıyağ

  • 1 yemek kaşığı salça

  • Yoğurt (yarısı süzme yarısı ev yoğurdu)
  • Tuz, sarmısak

Yapılışı:

Bir tencereye su koyup kaynatın. Kynayan suya biberleri atıp, yumuşayana kadar haşlayın ve süzün. Yine aynı tencerede biraz sıvıyağda salçayı şöyle bir çevriştirip biberleri de katın ve tuzunu ekip biberlerin salça ve yağla iç içe geçmesini sağlayın. Sevis tabağına aldığınız biberlerin üzerine sarmısaklı yoğurt gezdirip ekmeğinizi bana bana yiyin.

Domatesli Ekmek



İster kahvaltıya, ister atıştırmaya, isterseniz antre niyetine:
Gerekenler:
  • 8 dilim tost ekmeği
  • Domates
  • Tost kaşarı
  • Tuz
  • Karabiber
  • Kekik
  • Zeytinyağı

Hazırlanışı:

Domatesleri yıkayıp kuruladıktan sonra ince dilimleyin. Peyniri tost ekmeği büyüklüğünde ince dilimleyin. Yağlı kağıt serdiğiniz ya da yağladığınız tepsiye ekmekleri dizin. Üzerlerine birer dilim tost kaşarı ve birer dilim domates koyun. En üste de tuz, karabiber ve kekik serpip, biraz zeytinyağı gezdirin.

Domatesli ekmekleri, 220 derece ısıtılmış fırında, peynir eriyip üzerleri hafif kızarana kadar pişirin. Sıcak olarak servis yapın.

Muzlu Kup



Malzemeler:


  • 2 paket çikolatalı kremşanti

  • 2 su bardağı soğuk süt

  • 5-6 adet petit-beurre bisküvi

  • 100 gr sütlü çikolata

  • Muz

Yapılışı;

Çikolatayı kırıp bir cezveye koyun. Ardından cezveyi kaynar su dolu bit kabın içine oturtun ve çikolatayı benmari usulü eritin. Toz şantiyi sütle birlikte katılaşana kadar çırpın. Bisküvileri toz haline getirin ve çırpılmış şantiye ilave edin, tekrar karıştırın. Servis kuplarının dibine bir sıra muz dizin, üzerine bir kat şanti koyun, yeniden bir kat muz ve şanti ile kupları hazırlayın. Üzerini istediğiniz gibi süsleyip buzdolabında biraz beklettikten sonra soğuk olarak servis yapın. Çocuklar bayılıyor buna, hem yapımı kolay, hem de zaman almıyor.

6 Şubat 2009 Cuma

Mısır Cipsi Pizzası


Ailece televizyon karşısında atıştıralım.


Ne Lazım?
  • 1 küçük paket mısır cipsi


  • 200 gr kaşar peyniri


  • 1 çay bardağı doğranmış domates


  • 1 yemek kaşığı sıvıyağ


  • 2 diş sarmısak


  • 1 çay kaşığı kekik


Nasıl Yapılır?

Bir tavada sıvıyağı kızdırın, doğranmış domatesle dövülmüş sarımsağı ekleyerek harlı ateşte 1 dakika pişirin. Mısır cipsini ısıya dayanıklı yayvan cam kaba, iki kat oluşturacak şekilde yayarak koyun. Üzerine hazırladığınız domates sosunu döktükten sonra kekik serpin. Rendelenmiş kaşar peynirini en üste yayın, 200 derece ısıtılmış fırında kaşar peyniri eriyinceye kadar tutun. Sıcak sıcak yiyin.

4 Şubat 2009 Çarşamba

Firik Pilavı





Firik bulguru (yeşil bulgur) özellikle Güneydoğu Anadolu ve Gaziantep mutfağında sıkça kullanılan bir bulgur çeşididir. Açık yeşil renkli ve is kokulu bir bulgurdur. Buğday başakları henüz tam olgunlaşmamışken kesilip, besine değerini muhafaza etmesi için özel yöntemlerle yakılarak tanelerinin ayıklanması yöntemi ile elde edilir. Bu yüzden pişirilirken ve yenilirken hafif yanıksı bir kokusu ve tadı vardır. Bu ise pilava eşsiz bir lezzet kazandırır. Firik bulgur tam buğday tanelerinden elde edilen tamamen doğal ve katkısız bir üründür. Frik bulgur buğdayın yeşil iken yani taze iken kesilmesinden dolayı buğdaydan ve diğer birçok tahıldan daha fazla protein, vitamin ve mineraller içermektedir. Bunun yanında esmer pirince oranla dört kat fazla lif oranına sahiptir ve nişasta oranı düşüktür.Acur dolması ile firik pilavında kullanılır.
Malzemeler:
  • 500gr. kuzu kuşbaşı
  • 1 büyük soğan
  • 250gr. firik
  • 250 gr. pilavlık bulgur
  • 6 su bardağı sıcak su
  • 150 gr tereyağı
  • 1 yemek kaşığı biber salçası
  • Tuz, karabiber

Hazırlanışı:

Kuşbaşı eti az yağda suyunu salıp çekinceye kadar kavurun. Yemeklik doğradığınız soğanları da ekleyip kavurun. Salça, tuz ve karabiberini ayarlayıp sıcak suyunu katın. İsterseniz 1 su bardağı haşlanmış nohut da katabilirsiniz, ben katmadım. Kaynayan suya firik ve pilavlık bulguru ilave edip suyunu çekinceye kadar pişirin. Tereyağını kızdırıp karabiber ekleyin ve pilavın üzerine gezdirin, tahta kaşıkla yavaşça karıştırıp dinlenmeye bırakın. Sıcak olarak servis yapın.

2 Şubat 2009 Pazartesi

Mercimek Köfte




Mercimeğin anayurdu tam olarak bilinmez ama en eski tarım bitkilerinden biridir. Bildiğim kadarıyla en eski mercimek Kral Midas'ın mezarında bulundu. Dünya mercimek üretiminde önemli bir yeri olan Türkiye'de en çok yeşil mercimek tüketilir. Kırmızı ve sarı mercimek daha çok çorbalarda kullanılır.Kuru sebzelerin içinde sindirirmi en kolay olan mercimekte %24 oranında protein bulunduğundan orta direk mutfaklarda çoğu kez etin yerini tutar. Vitamin, kalsiyum, demir, fosfor, kükürt ve çinko yönünden çok zengin olduğu için besin değeri çok yüksektir.
Malzemeler
  1. 1,5 su bardağı kırmızı mercimek
  2. 1 su bardağı ince bulgur
  3. Tereyağ ve sıvıyağ
  4. 3 adet kurusoğan
  5. 2 yemek kaşığı salça
  6. Tuz, kimyon
  7. 4-5 dal taze soğan
  8. Bir tutam maydonoz
Mercimeğe 3 su bardağı su ilave edip, kısık ateşte yumuşayıp suyunu çekene kadar pişirin. (Burhan İfot'a söylemişti; bir fiske tuz atarsan daha güzel pişer mercimekler diye, denedim faydası var. )Ocağı kapatıp, bulguru ilave edin. Tencerenin kapağını kapatıp, demlenmeye bırakın. Kurusoğanları ince ince doğrayıp tereyağ-sıvıyağ karışımında  kavurun. -Tereyağ köftenin birbirini tutmasını sağlayacak.- Pembeleşince salça ekleyip tekrar kavurun ve ocaktan alın. Dinlenmiş mercimeğe katıp, tuz ve  kimyon ile iyice yoğurun. En son olarak da ince ince doğranmış yeşil soğanları ve maydonozu  ekleyip karıştırın. Mercimeğe köfte şeklini verip, yanında yeşil soğan salatası ve marul yapraklarıyla servis yapın.

Hamur Kızartması



Kahvaltıya çok da yorulmadan, öyle yağ da çekmeyen, yanında

koyun peyniri ve çayla doyurucu bir tarif.
Malzemeler:
  1. l yumurta
  2. l çay bardağı süt
  3. l paket kabartma tozu
  4. Tuz
  5. Aldığı kadar un
Yukardaki malzemelerle ele yapışan yumuşak bir hamur yoğurun, mutlaka yarım saat dinlendirin. Hamuru merdaneyle yarım santim kalınlığında açıp bıçakla karelere bölün. Kızdırdığınız yağda iki tarafını da pişirip, sıcak sıcak yiyin.

Toprak Kapta Et Sote





Kemiksiz koyun eti
Kurusoğan
Domates
Yeşil biber
Salça
Tuz
Karabiber

Kemiksiz koyun etini kuşbaşı doğrayın. Kızdırdığınız çelik tencereye -yine kuşbaşı doğranmış-etin yağlı yerlerini bir miktar sıvıyağ ile birlikte atın. Biraz çevriştirdikten sonra asıl etleri bırakın, yüksek ateşte renkleri değişene kadar kavurun. Eti kızgın yağa bırakmazsanız sert olur ve geç pişer. Yüksek ateşte dışı birden kabuk bağlamalı ve suyu içinde kalmalı, bu kuralı her zaman uygulayın, göreceksiniz yumuşacık pişecek. Tabii altını iyice kısıp kendi suyuyla pişmesini bekleyeceksiniz, suyunu çekmesine rağmen henüz pişmemişse biraz sıcak su ekleyin. Neyse; etlerin pişmesine yakın sırasıyla: biraz da irice doğradığınız kurusoğan ve tercihen acı olan sivribiberleri, azıcık salça ( malum domatesler renk vermiyor yeterince) ve küp doğranmış domatesleri katıp tuzunu ve karabiberini ayarlayın, biraz sıcak su ekleyin. Toprak kaba boşalttığınız etleri bir tepsi içinde 230 derecede önceden ısınmış fırının en üst rafına yerleştirin. Şöööyle fokurdayıp bütün lezzetler birbiriyle özleşince, iyice pişince alıverin fırından. Dikkat edin aceleden ağzınızı yakmayın, sabırlı olun, ekmeğinizi banacaksınız suyuna.


Halep Dolması



Eskiden sebzeleri şimdi olduğu gibi her mevsim bulmak mümkün değildi. O dönemlerde Orta ve Güney Doğu Anadolu'da kadınlar sebzeleri kurutarak kışa hazırlık yaparlardı. Kurutulmuş sebze deyince ilk akla gelenler ipe dizilmiş bamya ve biberlerdir elbet. Anadolu'da çok yaygın olan bu yöntem şimdi modern mutfaklara da girdi. Kurutulmuş domateslerle pazarlarda, marketlerde, sofralarda salata ve yemeklerin içinde karşılaşma ihtimaliniz yüksek. Ben yazları balkonlara boncuk boncuk dizdiğim biberleri patlıcanları karşılarına geçip izliyorum laf aramızda.



Sebze ve meyvelerin kurutulması bünyelerindeki suyun çoğunluğunun güneş enerjisinden yararlanılarak buharlaştırılması esasına dayanıyor. Kurutulmuş sebze ve meyvelerde dikkat edilmesi gereken, nem oranının %20'nin üzerine çıkmaması, çünkü o zaman küflenip böcekleniyor. Kuru sebzelerin suyu alındığı için bazı vitamin, mineral ve enerji değerleri de artıyor. Minerallerden demir ve potasyum, vitaminlerden de A vitamini bakımından oldukça zenginler.Kurutulmuş sebzeleri pişirirken zeytinyağını tercih ederseniz, daha lezzetli olur.



Halep dolduralım bugün dedi mi annem çok sevinirdim küçükken. Elle yemeli dolmaları , ağzımın kenarından ve avuçlarımdan sızan salçalı yağa aldırmadan.




Size Gerekenler:

Kuru patlıcan ve dolmalık biberler

Pirinç

Biraz bulgur

Kurusoğan

Salça

Kıyma

Maydonoz

Dereotu

Tuz

Karabiber

Kurunane

Sıvıyağ

Dolma içi hazırlarken soğanı fazlaca kullanmakta fayda var. Soğanları sıvıyağda iyice kavurduktan sonra çokça salça ekleyip ikisini biririne yedirerek tekrar kavurun. Sonra temizlenip yıkanmış pirinç ve az miktarda bulguru ekleyip tuz, karabiber, nane, ince kıyılmış maydonoz ve dereotları ile birlikte 5 dakika kadar kavurup, ocaktan alın. Orta yağlı kıymayı ekleyip için her yerine eşit dağılmasını sağlayın.
Bu arada iyice yıkanmış kuru biber ve patlıcanları üzerini geçmeyecek kadar suyla bir tencerede sebzeler ağızlarını açana kadar haşlayın. Ağızlarını açık bırakmaları doldurulmaya hazır hale geldiklerinin habercisidir, sakın fazla haşlamayın.
Sonra sebzeleri hazırladığınzı içle doldurun ve tencereye dizin. Tuz ekin ve sıvıyağ gezdirin üzerlerine. Biraz et suyu eklemeniz dolmaların lezzetini arttıracaktır. Üzerini geçmeyecek kadar suyu dolmaların üzerine boca etmeyin sakın, bir kenarından usulca akıtın tencereye. Kısık ateşte kontrol ederek, suyu yetmeyecek olursa; arada sıcak su ekleyerek pişirin dolmaları. Kızdırdığınız yağda biraz salça ve kurunaneyi yakıp üzerine gezdirin, bir beze sararak dinlenmeye bırakın dolmaları. l5-20 dakika dinlenmeden ellemeyin, biraz sabredin canım.





Etli Yaprak Sarma



Aynı içle sardığınız yaprakları yine biraz et suyu yardımıyla kısık ateşte pişirin, dinlendirin, mutfağa gelip gittikçe yiyin, yiyin, yiyin...


Dayanamıyorum bir fotoğraf daha geliyor;





Kaynar suya atıp ipek gibi oluncaya kadar suda bıraktığınız lahanaları sarın, tencereye dizin, pişince üzerine yağda yakılmış salça, nane karışımını dökün, bekleyin, dinlensin, dinlenin , yiyin, yiyin, yiyin...




Etli lahana sarması

1 Şubat 2009 Pazar

Profiterol


Şu Hamuru
Şu hamuru adını Fransızca lahana anlamına gelen choux'dan alıyor. Çabuk kabaran, içi boş bir hamur bu. Ana malzeme olarak tereyağı, un, tozşeker, yumurta, su ve tuzdan oluşuyor. Kaynayan suyun veya sütün içine atılıyor. Nötr bir tadı olduğu için tatlıyla da tuzluyla da dolduruluyor. İçinde şu hamurunun kullanıldığı halk arasında en çok kullanılan tatlı profiterol. Eski Türk tatlılarından hanımgöbeğinin de şu hamurundan yapıldığı unutulmamalı.
Önce toplar için hamurunu hazırlamalısınız.
Çelik tencereye;
-1 su bardağı su
-50 gram tereyağı
-Yarım çay kaşığı tuz koyup kaynamasını bekleyin. Kaynadığı an altını kısıp hemen 1 su bardağı artı 1 yemek kaşığı unu ekleyin. Tahta kaşıkla hızla karıştırın. Hamurun kendini topladığını göreceksiniz.
Ocaktan alıp soğumasını bekleyin. Sonra hamura 3 yumurtayı sırayla yedirin ve krema sıkma torbasına ya da bir ucunu makasla uygun büyüklükte kestiğiniz temiz bir poşete doldurun. Yağlı kağıt serdiğiniz tepsiye hamurdan küçük toplar sıkıp fırında pişirin. Toplar pişince sakın fırından çıkarmayın, söner. Fırını kapatın ve soğumasını bekleyin.
İçinin kreması için:
-1lt. süt
-3 kahve fincanı şeker
-3 kahve fincanı un
ile koyu kıvamlı bir muhallebi pişirin.
Altını kapatınca bir paket şekerli vanilin ve 50gr margarin ekleyin. (Bu muhallebiyi tiramisu yaparken ve pasta yaparken ilk katın hemen üstüne meyvelerden önce de kullanabilirsiniz.) Muhallebiyi üzerinin kabuk bağlamaması için karıştırarak soğutun. Yok uğraşamam derseniz dr. amcanın vanilyalı pudingini de kullanabilirsiniz.
Topların tek tek bıçakla tamamen koparmadan içlerini açarak ılık muhallebilerle doldurun.
Yine dr. amcanın çikolata sosunu üzerindeki tarife göre hazırlayıp, karıştırarak soğuttuktan sonra içi krema doldurulmuş topların üzerine gezdirin.


LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin